Tek başına oyun oynayabilmek çocuğun özgüveni ve hayal gücü gelişimi açısından oldukça önemli. Her sıkıldığında anne – babasına koşarak onu eğlendirmesini beklemektense kendi hayal dünyasını geliştirmesine olanak sağlar ve kendi başına problem çözme becerilerinin gelişmesine yardımcı olur. Oyunlarında size bağlı, sürekli yanınızda olmak isteyen çocuğunuza bunu bir anda yaptırmak kolay olmayabilir. Yapmanız gereken şey çocuğunuz büyürken bu davranışı yaşına uygun şekilde teşvik etmek ve fırsatlar sunmaktır.
Bebeklik Dönemi
Anne babalar mutlu bir şekilde etrafa bakan ama boş duran çocuklarını gördüğünde sıkılmış olduğunu düşünerek onu oyalamak için müdahale edebilir. Fakat bu durum çocuğun etrafındaki dünyanın ona her zaman bir eğlence sağlayacağı ümidini taşımasına neden olabilir. Ayrıca tek başına oyun her zaman dışarıdan çok da eğlenceli bir aktivite yapıyormuş gibi görünmek zorunda değildir. Sadece bir oyuncağa ya da etrafa bakıyor olmak da bebek için yeterince eğlenceli olabilir.
Birlikte oyun oynuyor olsanız da, çocuğun yeni şeyler denemesine izin verin. Bırakın siz müdahale etmeden keşfetsin ve oyunu o sürdürsün. Eğer oyunu yöneten, sürekli bir şeyler öğretme amacı taşıyan ya da müdahale eden siz olursanız sonraki oyunlarda bir sonraki adımı sizin atmanızı bekleyecektir.
Tabii ki bebeklerde yalnız oynamanın çok uzun sürmesini beklememeliyiz. Fakat 8 – 9 aylıktan sonra 15 – 20 dakika gibi bir süre için gözetiminiz altında kendi başlarına oynama becerisini kazanabilirler.
2 yaş Dönemi
1 – 2 yaşlarındaki çocuğa bir aktivite başlatarak onun sürdürmesini bekleyerek dikkatinizi kendi işinize yöneltebilirsiniz.
Bu dönemde oyun hamuru, parmak boyası gibi duyusal aktiviteler ilgi çekici olacaktır ve bireysel oynamalarına olanak sağlayacaktır. Basmalı, ses çıkaran oyuncaklar, şekilleri yerleştirdiği büyük yapbozların yanı sıra mini müzik aletleri, kırılmayacak ev eşyaları gibi oyuncaklar da bireysel oyun oynama becerisini geliştirmelerine olanak sağlar.
Tıpkı bebekler gibi iki yaş dönemindeki çocuğun da kendisini istediği şekilde eğlendirmesine izin verin. Bir karınca sürüsünü ya da ilgisini çeken şeylere dikkatini vermesine olanak verin. Uğraştığı her neyse kitap ya da eğitici oyuncak kadar faydalı olmadığını düşünebilirsiniz. Fakat ilgisini çeken şeyde onun zihninde uyandırdığı şeyler mutlaka vardır.
3 – 4 yaş dönemi
Çocuklar bu yaş döneminde günlük hayatta çevrenin getirdiği pek çok sınırlama ve kurallar ile karşılaşır. Bu dönemde istediği oyunları seçmelerine ve kontrol sahibi olmalarına fırsat vermek önemlidir. Bu yaş döneminde ebeveynin oyun başlatıcı görevi gitgide azalacaktır.
Eğer çocuğunuz ısrarla sizi oyuna katmaya çalışıyorsa, çocuğunuzun sizi yönlendirmesi için daha pasif olmaya çalışın. ‘‘Sence bu bebeklerle ne yapabiliriz?’’ ya da ‘‘Merak ediyorum bu legoyu şuraya koyarsam ne olur? Sence koymalı mıyım’’ gibi….
Pratik Öneriler
- Çocuğunuzun günün belirli bir zamanını bireysel oyun oynama becerisini geliştirmesi için ayırın ve o düzene sadık kalın
- Sizi her oyuna davet edişinde katılmaktan kaçının
- Çocuğunuz keyifli bir şekilde tek başına oynarken oyuna dahil olmaya çalışmayın
- Oyunda yaptığı, inşa ettiği şeyleri takdir edin ama müdahale edip oyuna çok fazla dahil olmayın
- Tüm oyuncakları önüne sermek dikkatinin kolayca dağılmasını sağlayacaktır. Oyuncakları sırayla ona sunmak uzun süre keyifli vakit geçirmesine olanak sağlar
- Oyun oynarken ulaşılabilir olun fakat onun karşısında olmayın
- Çocuğunuzun tek başına oynama becerisini zamanla kazanacağını unutmayın
‘‘Çocuklar oyun oynarken öğrenirler. En önemlisi nasıl öğreneceklerini oyun ile öğrenirler’’-O. Fred Donaldson
“Children learn as they play. Most importantly, in play children learn how to learn.” -O. Fred Donaldson